4 Nisan 2014 Cuma

BİRGÜN, ÖNCEKİ GÜNLERİ YAD EDELİM

Çok zaman oldu
Huzursuz, şımarık ve törpülenmemiş tırnaklı zamanlar
Geçti mi birçok şey
Geçmeli mi?
Sorgulayan lambalardan kaçarak girdiğim karanlıkta
Sesimde giderek donuklaşan iniltiler
Birgün, istemeden birisinin kafasına düşmesin diye,
Uzun bir sopayla temizliyorum.

Çok zaman oldu.
Çok.

Tanımak istemediğim sen,
Tanınmayacak memleket suretleri,
Dağılmış kitaplar,
Yakılmış yeminler,
Ucuz birkaç parça eşya,
Orada burada ruh kalabalığı.
Şarkılarda susar
Yerine araba sesleri eklenir.
Sarı kağıtlardaki notlar
Küçük notlar
Rüzgarla dağılıp gider.
Yapışmıyor hiçbir nesne hiçbir nesneye.
İsyan değil bu
Sadece çok zaman oldu.

Çok.

Kırık kemiklerin ve ezilmiş etlerin üzerinde
Ben de bilmiyorum ki
Bu kadar zaman öğrendiklerim nereye gitti
Ezbere aldığım onca şey?
Hangimiz gerçekti unuttum.
Kolumun omzundan aşağı akıp yürürken sallandığını
Burnumdan alıp ağzımdan verdiğim şeyin
   soğuk havalarda gözle görülebilceğini
Doğarken tam
Yaşarken eksildiğimi.

Çok zaman oldu

Unutmak istiyorum
Hala kaldıysa.
Israrla uzak kalarak kendi dilimin yoksulluğundan.

4.4.14
Firuze

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder