24 Nisan 2015 Cuma

Siyah

Siyah
tonlarca siyah bürüdü günü
Sularım görmüyor ay ışığını
Parlamıyor hayvanlarımın gözleri
Ne geriye gidilebiliyor
Ne ilerisi görünüyor
Siyah
Tonlarca siyah var ellerimde
Soğuk bile değil artık
Lanetlendin diyor birisi
Birisi çıkıpta yalan demiyor
Yok bile belki de birisi
Sağır, kör, muhtaç, acınası azimli
Günahkar hırslı belki de melek bildiğim şeytanım
Siyah
Tonlarca siyah avuçluyor yüzümü
Unutturdular
Paçavradan bir tebessümü dahi
Yanımda duran çiçek açmıyor
Yanımda durmuyor belki de kendisi
Göremiyorum ki.
Ölmedim biliyorum
Ama yaşamakta bu değil ki.

27 Mart 2015 Cuma

itiraf

Acının bir tarifi olmalı,benimkinin yok. Tanrım bu ne pürüzsüz bir acı,korku,ağrı. Üstelik bitmesine de müsaade etmiyorsun.

25 Mart 2015 Çarşamba

Umut, sanırım sahip olduğum herşey.

Hergün işe "Bugün güzel şeyler olacak." diye gidiyorum. Ve her akşam eve "Bugün güzel haberle alacağım." diye gidiyorum.Bir de üstüne her gece "Yarın güzel şeyler olsun." diye dua ediyorum. Hergün bunu yapmaya kendimi nasıl ikna ediyorum ve nasıl gerçekleştiriyorum inan ki bilmiyorum.

18 Mart 2015 Çarşamba

RÜYA

Bazen bana benim rüyalarım
Boynunu zedelemiş bir insan evladı gibi
  tek vücut dönüyor ve bakıyor yüzüme
-Bilinçaltımın oyunlarından bahsetme
Çünkü
Ben rüyaların bilinçten daha derin
  insani bir sıcakkanlılığı olduğu kanısındayım.-
Bazen bende, benim rüyalarım
Okunacak kitaplar gibi bekleşirler
Huysuz hayvanların uğultusunu bastırır
Pusuda benle beni bekleşirler.
İşte tam o günlere benzer birgün de
Değişmeye henüz gebe kalmamışken bir kadın
Modern saatini kuruyorken sabaha,
Üst kattaki kedi Don Kişot olmuş
   savaşıyorken yeni mobilyalarla
Kenara not düşmüşüm
"Bu unutulmaması gereken bir rüya olduğu için
Unutmalısın!"

Firuze
18.03.2015

http://haymatlos.tumblr.com/post/112365510628/denizbey

17 Şubat 2015 Salı

ODA

Bir şehre sığamıyorken henüz
Yine bir odaya doluşmaya çalışıyor insanlarım
Bebeklerim çığlık çığlığa ağlıyor
Çıldırıyorum sanki
Küçük bir günlüğe gidiyor aklım
Bana gitmek istemediğim eski patikalarla karşılık veriyor
Küt!
Yerde bile değilim.
Arıyorum neredesiniz?
Neden cevap vermiyorsunuz
Ey kelimeler
Ey cümleler
Ey kafileler dolusu kafiyeler
Mum ışığında ameliyat ediyorlar kalbimi
Benim için bir es ver zaman
Onlara uzun bana kısa gelecekse gelsin
Benim için bir çiçek açıver toprak
Ben sana bu kadar teşne
Kavruk tenlerimiz çok yakışacak
Kızıl saçlarımı dökeceğim omuzlarına
Yüzümü yıkayan duman
İsinde kaybet beni
Bas bağrına
Eteğinin altına gizleneyim saklambacımda
Şaraba yatkın dudaklarımdan bir güzel söz çıkmaz olmuş
Büyütemiyorum ben kendimi
Sönüyor sigaram
Defolup gideceğim yerdeyim
Artık atamıyorum bir tek adım.
Cehennem ateşi buna benzese gerek
Dünya var olduğundan beri yanıyorum
Dünya var oldukça da yanacağım gibi geliyor.
İmdat
İmdat ki bir gecenin daha altı çiziliyor.

Firuze
Yine kaçamıyorum kaçtıkça daha da yaklaşan karanlıklarıma

8 Şubat 2015 Pazar

piktobet: Erkeğin Seçimi

piktobet: Erkeğin Seçimi: Ayn Rand   Kendinden tiksinen bir adam, özsaygısını cinsel serüvenlerden kazanmaya çalışır. Bu da yapılamaz; çünkü seks bir sebep değildir...